24 Temmuz 2012 Salı

Beyin Gücünü Farket


Hepimiz dünyayı beş duyu vasıtası ile algılıyoruz, inanıyorum ki istisnalar hariç. Dünyada yaklaşık 7 milyar insan yaşarken ve genel olarak her beyinin aynı algılama araçlarını kullanarak algılar oluşurken diyebiliriz ki 7 milyar beyin var ve hepsi aynı duyu oranları ile algılayarak gözlemliyor ve çoklukta 7 milyarken özellik itibari ile hepsi aynı işlevi yapmasından dolayı 1 tek beyin var diyebiliriz.  Dolayısı ile yapı itibarinden kaynaklı; bir tek beş duyu ile algılama. Peki bu beş duyunun ötesine geçemez miyiz? Olanaksız değil , Efendimizin Muhammed Mustafa (s.a) , diğer resuller ve nebiler, Allah dostları diyerek işaret edilmiş veliler eminim ki bu kapasitenin üstünde bir yaşam boyutunu yaşamışlardır. Beyin gücü  ile alakalı olan bir işlemin neticesi olarak tüm tarif edemediğimiz, anlayamadığımız algı boyutlarında ortamlarından beş duyu ile algılanan ortama aktarılan bu işlevselliğe; mucize, keramet, gibi isimler ile işaret ederek o kişilerin özelliklerini anlatmaya çalışan bir çok hikaye ve kitaplarda yazılı olarak  örneklere rastlanabilir. Nitekim Kutsal Kitaplar’da ise bu işlevsellik açık açık dile getirilmiş ve anlatılmıştır. Peki biz bu işlevselliği kapasitemizin izin verdiği nispette hayatımıza nasıl katabiliriz, bir çok hadisin amacı ve birçok ayetin altında yatan büyük gizemlerden bir yönü de  beş duyunun ötesine geçebilme çalışmalarıdır. Bir çalışmaya başlarken ise öncesinde sürekli bir idman hali, antrenman hali bulunmaktadır.  Öyle ki bir şeyi ( bedeni olarak ) başarabilmemiz için yani yetenek adı altında ortaya çıkartabilmemiz için yapacağımız şeyi fiziki olarak tekrarı kadar hayali olarak tekrar da o şeyi gerçekleştirmede ki antrenmanda %100 etki gösterdiği bilimsel olarak artık kanıtlanmış durumda. Bu gücün kaynağı olan beynimiz daha nice özelik ve istidatlara sahipken günlük hayatımızda yaptığımız her türlü aynı fiziki ve hayalsi aktivite  aynı olmasından dolayı , tekrar olmasından kaynaklı yeni kapasite açılımlarına yer vermeksizin beynimizin kendisini tabiri caizse sürekli aynı ritim ve kapasite ile çalışmada kayıtlı ve kısıtlı olmasına maruz bırakıyor. Şu söylenilebilir ki bu işlevsellik sahip olduğumuz beyindeki sınırsız özeliklerden sadece bir yönü. Gücün kendisi olduğumuzu, kapasitemizin farkına varmamızı yeni açılımlar için yeni deneyimlere gebe olduğumuzu kendimize hatırlatmak her düşünen beyin için önemlidir. Her günü ve her anı gözden kendimizle özdeşleşebilme fırsatını bize sunan en güzel yöntemdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder